Tağut'a muhakeme itikadınıza göre aslıd-din midir?

Soru: Selamun Aleykum. Tağuta Muhakeme Konusundaki itikadınız tam olarak nedir? Bu meseleyi aslıd-din’den sayıyor musunuz? Bunun tekfirinde silsile uyguluyor musunuz? Cevap: Hamd; gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları yaratan ve yarattıklarına ise tek hükmedici olan Allah’a (swt) mahsustur… AleykumSelam. Tağuta muhakeme konusunda ki itikadımızı; “güncel meseleler- tağuta muhakeme olmanın hükmü” adlı yazımızda belirttik. Tağuta muhakeme olmak elbette ki dinin asıllarındandır. Nasıl ki tağutu inkar etmek İslama girmenin şartlarından ise ve tağutu inkar etmedikçe Müslüman olunamıyorsa, aynı şekilde tağuta muhakeme olmayı inkar etmek de İslama girmenin şartlarındandır ve kişi tağuta muhakeme olduğu müddetçe hatta bunu istediği sürece asla Müslüman olamamaktadır. Nitekim Allah Teala: أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُواْ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُواْ إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُواْ أَن يَكْفُرُواْ بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَن يُضِلَّهُمْ ضَلاَلاً بَعِيدًا Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tâğut’a inkar kendilerine emrolunduğu halde, Tâğut’un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.[1] Diye buyurarak, tağuta muhakeme olmayı, tağutu inkar etmenin bir rûknu olarak saymış ve tağuta muhakeme olmayı bırakın, muhakeme olmayı isteyen kişinin dahi tağutu inkar etmediğini açıklamıştır. Bu meseleyi dinin asıllarından, yani İslam’a girebilme açısından tağutu inkar ile eş değer kabul ettikten sonra bunun tekfirinde silsile meseleside açıklığa kavuşmuş olmaktadır. Yani Müslüman olmadığı bilinen bir kişinin, Müslüman olduğunu savunmak nasıl ki tekfiri gerektirirse, Müslüman olmayan kişiyi tekfir etmeyen kişinin tekfiride aynıdır. Yani buna örnek verecek olursak; Bir kişi “ben ebu cehil’i Müslüman görüyorum” dediğinde, nasıl ki bunu diyen kişiyi de, bunu diyen kişiyi tekfir etmeyeni de tekfir ediyorsak, yukarıda bahsi geçen meselemizde de aynı hüküm söz konusudur. Dinin aslı olan ve kişinin bu asılları ihlal etmesi sonucunda tekfirini Allah’ın (cc) ve Resulünün (sav) yaptığı meselelerde tekfirde duraklamak, Müslümanlık iddiası ile çelişen bir durumdur. الْحَمْدُ للّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah içindir… [1] Nisa:60